Page 524 - VERGİ TEKNİĞİ
P. 524

524 Muharrem ÖZDEMİR - VERGİ TEKNİĞİ
 Teminat gösterilmiş kamu alacağının esas borçlusundan ödeme emri ile istenmesine rağmen tahsil edilememesi durumunda, teminat mektubunun paraya çevrilmesi amacıyla ilgili banka şubesine haciz uygulanır.
Karşılığında teminat gösterilmiş bulunan amme alacaklarında, ayrıca bir ödeme emri veya ihbarname gibi diğer takip yollarına başvurulmasına lüzum olmaksızın 6183 sayılı Kanunun 56’ncı maddesinde öngörülen bildirimde bulunulmasının yeterli olması; söz konusu bildirim üzerine borcun yedi gün içinde ödenmemesi durumunda ise, teminatın paraya çevrilerek amme alacağının tahsil edilmesine imkân tanımaktadır.428
1.2. Kefilin takibi
6183 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinde amme borçlusu veya borçlu, amme alacağını ödemek mecburiyetinde olan hakiki ve hükmi şahısları ve bunların kanuni temsilci veya mirasçılarını ve vergi mükelleflerini, vergi sorumlusunu, kefili ve yabancı şahıs ve kurumlar temsilcilerini ifade edeceği belirtilmiştir.
6183 sayılı Kanunun 57 inci maddesi hükmüne göre, kefil ve yabancı şahıs veya kurumların mümessilleri, bu Kanun hükümlerine göre ve aynen asıl borçluların tabi tutuldukları usullere göre takip edilecektir.
Buna göre maddenin 1 numaralı fıkrası uyarınca, amma alacağının tahsili için, tahsil dairesine iki olanak verilmiş bulunmaktadır. İdare isterse amme borçlusunun gösterdiği teminatı paraya çevirecek isterse kefili takip yoluyla amme alacağı takip edebilecektir.429
Asıl amme borçlusundan takip ve tahsili gereken amme alacağının şahsi kefilden müştereken ve müteselsilen aranılması gerektiğinden, bu alacağın takibine asıl borçlu ile birlikte eş zamanlı olarak kefil hakkında da başlanılacaktır. Bu takibe, 6183 sayılı Kanunun 56 ıncı maddesine dayanılarak hazırlanan bir yazının kefile, alma haberli tebliği suretiyle başlanılacak, yazı ile verilen 15 günlük süre içerisinde ödeme yapılmaması halinde, Kanunun 62 ve devam eden maddelerine göre işlem yapılacaktır.
1.3. Borçlunun iflasının istenmesi
6183 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde de iflas yoluyla takip cebren tahsil şekillerinden biri olarak tanımlanmıştır. İflas muameleleri, 2004 sayılı Kanun hükümlerine göre yürütüldüğünden, alacaklı tahsil daireleri iflas yoluyla takip taleplerini
427. Danıştay 7. Dairesinin, 27.03.2006 tarih ve Esas No:2005/1632, Karar No:2006/927 428. Danıştay 10. Dairesinin 18.11.1987 tarih ve Esas No: 1986/1848Karar No: 1987/511
 























































































   522   523   524   525   526