Page 317 - VERGİ İCRA
P. 317

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 102’nci maddesinin 1’inci fıkrasında, amme alacağının, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren beş yıl içinde tahsil edilmemesi halinde zamanaşımına uğrayacağı, 103’üncü maddesinde ise tahsil zamanaşımını kesen nedenler hükme bağlanmış olup ödeme tahsil zaman aşımını kesen nedenler arasında sayılmıştır.
Zamanaşımı süresinin dolmasından önce yapılan cüz’i tutardaki ödemelerin mükelle er tarafından yapıldığının kabulünün ticari icaplara uygun düşmediği, söz konusu ödeme nedeniyle tahsil zamanaşımı süresinin kesildiğinden bahsedilmesine olanak bulunmamaktadır. Bu nedenle zamanaşımının dolmasına az bir süre yapılan 1 kuruşluk ödemeler amme borçlusu tarafından yapıldığının kabulü iktisadi icaplara uygun düşmeyeceğinden bu şekilde yapılan ödemeler karşısında alacağın zamanaşımına uğradığının kabulü gerekir.333
Zamanaşımı süresinin geçmiş olması vergi alacağının esasını doğrudan doğruya etkiler ve vergi borcunu ortadan kaldırır. Böyle bir durumun ortaya çıkması alacaklı kamu idaresinin alacağını takip etme konusunda gösterdiği ihmalin tabii bir sonucudur. Bu sebeple bir verginin tahakkuku sırasında zamanaşımı bulunmasına rağmen yükümlünün bu hususu ileri sürmemiş olması verginin tahsil edilebilir hale gelmiş olması gibi bir sonuç doğuramaz. Bu sebeple ortada tahsil edilebilir bir vergi borcu kalmayınca tahakkuk zamanaşımı meselesi 6183 sayılı kanunun 58 inci maddesindeki itiraz sebeplerinden biri olarak değerlendirilir.334
2.4.2. Dava açılması tahsilâtı durdurmaz
Amme borçlusuna, ödeme emri tebliğinden sonra vergi mahkemelerinde 15 günlük süre içinde dava açması veya borcun ödenmesi imkânı tanınmaktadır. Ancak 2577 Sayılı Kanunu’nun 27 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasında “Vergi mahkemelerinde, vergi uyuşmazlıklardan doğan davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durdurur. İhtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemlerle tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davalar, tahsil işlemini durdurmaz. Bunlar hakkında yürütmenin durdurulması istenebilir” hükmü yer almaktadır. Bu nedenle, ödeme emrine karşı açılan davalarda, yargı mercilerince yürütmenin durdurulması kararı verilmediği müddetçe tahsilâta ve takibata devam edilir.
333 Danıştay 3. Dairesinin 25.09.2012 tarih ve Esas No:2010/4340, Karar No:2012/3047
334 Danıştay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 03.04.1987 tarih ve Esas No:1986/03, Karar No:1987/01
Muharrem ÖZDEMİR - VERGİCRA
301


































































































   315   316   317   318   319