Page 45 - VERGİ İCRA
P. 45
Muharrem ÖZDEMİR - VERGİCRA
adına tarh edilmesi, cezanın ise yine aynı şekilde Kadri BOYKAR adına kesilmesi
gerekmektedir.
Örnek: 25.02.2017 tarihli ortaklar kurulu kararı ile tasfiyeye giren şirketin tasfiyesinin 16.07.2018 tarihinde tamamlandığı ve bu tarih itibariyle mükellefiyetinin sona erdirildiği, 07.10.2018 tarihinde düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak şirket adına vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarh edildiği anlaşılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre, şirketlerin tüzel kişiliklerinin ticaret sicilinden silinmeyle sona ereceği, adına tarh ve ceza kesme işlemi tesis edilen şirketin tüzel kişiliğinin ticaret sicilinden silindiği 16.07.2018 tarihinde sona erdiği, bu tarihten sonra adı geçen şirketin haklara sahip olmasının ve borçlu kılınmasının mümkün olmadığı, bunun sonucu olarak, şirket adına vergileme işlemleri yapılamayacağı, yapılan işlemlerin ise hukuki geçerliliğinin bulunmayacağı ve tüzel kişiliği sona eren şirket adına salınan cezalı verginin terkin edilmesi gerekir.
2.2.4.3. Tasfiyesi sona eren şirketlerde dava ehliyeti
Dava ehliyeti, kişinin bizzat veya vekili aracılığıyla bir davayı davacı veya davalı olarak takip etme ve usulü işlemleri yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti, medeni hakları kullanma ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekildir; dolayısıyla, medeni hakları kullanma ehliyetine (fiil ehliyetine) sahip gerçek ve tüzel kişiler dava ehliyetine de sahiptirler.
Taraf sıfatına gelince; bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bir hakkın sahibinin kim olduğu, dolayısıyla o hakkı dava etme yetkisinin kime ait olduğu, (o davada davacı sıfatının kime ait olacağı) tamamen maddi hukuk kurallarına göre belirlenir. Ancak, bir davanın davacısının o dava yönünden davacı sıfatına sahip bulunmadığının belirlenmesi halinde, mahkeme dava konusu hakkın mevcut olup olmadığını inceleyemeyeceği ve sıfat yokluğundan davanın reddine karar vermek zorunda olduğu için, taraf sıfatı usul hukukunun da düzenleme alanındadır.62
Bu nedenle, davanın tara arı, taraf ehliyetine sahip olmalıdır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesinde; ehliyetsiz kişi tarafından açılan davaların reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır. Bu nedenle, bir davada taraf olabilmek için, ya, hakiki şahıs; ya da, hükmi şahıs olmak gerekir. Zira taraf ehliyeti, medeni hukukun haklardan istifade ehliyetine tekabül eder.
29
62 İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin 09.01.2018 tarih ve 2018/08 sayılı Kararı