Page 353 - VERGİ İCRA
P. 353

Muharrem ÖZDEMİR - VERGİCRA edildiği tarihe kadar (bu tarih hariç) gecikme zammı tatbik edilecek ve bu tarihten sonra
uygulanmayacaktır.
Örneğin, davacının faaliyetini durduğu ve mal varlığının Sermaye Piyasası Kurulunun tasarrufuna girdiği 28.4.1999 tarihi itibarıyla aciz halinde olduğunun kabulü gerektiği sonucuna varıldığından aciz halinde bulunduğu süre için gecikme zammı tatbikinde isabet görülmemiştir.370
Buna göre, aciz durumu kesinleşmiş borçlunun mali durumu (mal varlığı edinip edinmediği) alacaklı tahsil dairesi tarafından zamanaşımı süresi içinde devamlı olarak takip eder. Borçlunun mal edindiğinin saptanması halinde haciz varakalarına istinaden gerekli haciz yapılır. Haczedilen malların değerinin takipli alacağı karşıladığının tespiti halindeaciz hali kaldırılır.
Borçlu zamanaşımı süresi içinde yılda en az iki kez olmak üzere sürekli olarak izlenir. İcra memuru veya tahsildar tarafından yapılan araştırma sırasında borçlunun durumunda bir değişiklik olup olmadığı iki örnek olarak düzenlenecek bir tutanakla saptanır. Düzenlenen tutanak borçluya ve borçlunun bağlı bulunduğu muhtara imzalatılır. İcra servisi tarafından aciz halinin tespit edilmesine istinaden hesap ve takip masası tarafından borç ertelenir.
Zamanaşımı süresi içerisinde yapılan bütün takibat ve mal varlığı araştırmasına rağmen mal edinme ve artmalarında bir gelişme olmaması halinde ise amme alacağı 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltme hükümleri çerçevesinde terkin işlemi yapılır.
Ekonomik durumunu kaybetmiş ve sosyal bakımdan dara düşmüş olan mükelle erin tahakkuk etmiş ancak ödenemeyecek duruma gelmiş amme alacaklarının, ilgili mevzuat çerçevesinde takibinden vazgeçilmesi sosyal devlet gereğidir. Ancak vergi dairelerinde bu bariz yasa hükmüne rağmen aciz halinde bulunan borçluların borçlarının terkin işlemleri yapılmamaktadır.
Bu da bakanlığın bu konuyu uygulamada tebliğ ve genelgelerle işlevsel hale getirmemesinden kaynaklanmaktadır. Halk dilinde söylenen “Devlet alır, vermez’ sözü bu konuda kendini göstermektedir. Bu itibarla amme idaresi, aciz hali ile ilgili uygulamaya yön verecek düzenlemelerle hem yıllardır tahsil edilemeyen amme alacaklarının vergi dairelerindeki dosyalarının temizlenmesine faydalı olacak, hem de amme alacaklarını ödeyebilecek güçteki borçluların üzerine daha etkin gidilmesini sağlayacaktır. Bu yöntemle hazine alacaklarının uzun yıllar sürüncemede kalmasının da önüne geçilmiş olacaktır.
370 Danıştay 4. Dairesinin 21.01.2004 tarih ve Esas No: 2002/1204, Karar No: 2004/74
337


































































































   351   352   353   354   355