Page 386 - VERGİ TEKNİĞİ
P. 386

386 Muharrem ÖZDEMİR - VERGİ TEKNİĞİ
    izleyen günden itibaren (30) gün içinde görevli ve yetkili vergi mahkemesinde dava açmaları gerekmektedir. Aksi taktirde, dava açma hakkı sona ermektedir. Ayrıca, açılan davada, tahsilat işlemleri durmayacağından yürütmenin durdurulması talep edilmelidir. Mahkemece verilecek yürütmeyi durdurma kararına kadar tahsilat işlemlerine devam edileceği tabiidir. İhtirazi kayıtla beyan, kanuni süresinde verilen beyannameler için verilebileceği gibi, kanuni süreden sonra verilen beyannamelerde de ihtirazi kayıt konulabilir. Ancak, Danıştay’ın son kararlarında kanuni süresinden sonra VUK m.371 uyarınca pişmanlık talepli olarak verilen beyannamelerde de ihtirazi kaydın konulamayacağına hükmedilmektedir. Ayrıca, 213 sayılı VUK m112/6’da ihtirazi kayıtla beyan edilip ödendikten sonra yargı kararına göre iade edilip yine yargı kararı uyarınca tahsili gereken vergilere, iade tarihinden yargı kararının vergi dairesine tebliği tarihine kadar geçen süre için bu maddede yer alan esaslar dahilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında gecikme faizi hesaplanacağı hüküm altına alınmıştır. Bu hükmün, anayasal açıdan yargı hakkının kullanımına engel olduğu konusunda da hukuki tartışmalar bulunmaktadır. Öte yandan İYUK m.28/6’da tazminat ve vergi davalarında idarece, mahkeme kararının tebliğ tarihi ile ödeme tarihi arasındaki süreye 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faizin ödeneceği, ancak mahkeme kararının davacıya tebliği ile banka hesap numarasının idareye bildirildiği tarih arasında geçecek süre için faizin işlemeyeceği hüküm altına alınmıştır. BU hüküm ile VUK m.112/6 hükmünün birlikte nasıl uygulanacağı konusunda herhangi bir idari düzenleme de yapılmamıştır. İYUK m.28/6 hükmü yargı kararının yerine getirilmesine ilişkin hüküm olup, VUK m.112/6’yı etkilememektedir. Çünkü, İYUK’a göre yargı kararının tebliğ tarihi ile ödeme tarihi arasındaki süreye faiz ödenmesi öngörülmüş olup, VUK 112/6’da da iade tarihinden yargı kararının tebliğine kadar sürede ödenmesi gereken faiz hüküm altına alınmıştır. Bu açıdan bakıldığında iki hüküm de birbirinin tamamlayan hükümler olup, faiz hesaplanmasında süreler çakışmamaktadır. Diğer yandan VUK m.378’de normun istisnası da getirilmiştir. Buna göre, mükellefler beyan ettikleri matrahlarda vergi hatası olduğundan bahisle de dava açabileceklerdir. Ancak, bunun prosedürü ise VUK’nunda düzenlenmiştir. Mükelleflerin beyan ettikleri matrahlarda VUK’nın da tanımlanan açık hesap hatası ya da vergilendirme hatası var ise, mükelleflerin VUK m.124 uyarınca şikâyet yolu ile düzeltme yolunu kullanmaları gerekmektedir. Söz konusu maddede Vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikâyet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri, bu madde gereğince il özel idare vergileri hakkında valiliğe ve belediye vergileri hakkında belediye başkanlığına
  
































































































   384   385   386   387   388